VİZE DEVLET HASTANESİ YEŞİLAY HAFTASINI BİR DİZİ ETKİNLİKLERLE KUTLUYOR.
11 Mart 2019

  Bağımlılık biyo-psiko-sosyal bir hastalıktır. Kişinin alışılmış olan herhangi bir ilaç veya maddeye karşı engellenmesi imkânsız psikolojik, fizyolojik olarak ihtiyaç duyması, alınan miktarın ve alınma sıklığının giderek artması, alınmadığı zaman yoksunluk belirtilerinin ortaya çıkması, bu ilaç veya madde alınmadan günlük hayatın sürdürülmesinin imkânsız hale gelmesidir.

      Türkiye’de ve dünyada hızla tütün, alkol ve uyuşturucu madde alım oranları artmakta, maddeye başlama yaşları gittikçe düşmektedir. Diğer bağımlılıklar gibi teknoloji ve kumar bağımlılığı da kişiye,     aileye ve topluma psikolojik, sosyolojik ve ekonomik zararlara yol açmaktadır.

   Her yıl 1-7 Mart tarihlerinde kutlanan Yeşilay haftası nedeniyle hastanemizde de Sağlık Memuru Ümit BİLİR tarafından stand açılarak özellikle geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımıza ve gençlerimize yönelik faaliyetler gerçekleştirdik

       Ülkemizde özellikle kullanma yaşı 11 ‘e kadar düşen sigara bağımlılığı diğer bütün bağımlılıklara zemin hazırlamaktadır. Okullarda arkadaşların ‘’bir tane iç bir şey olmaz’’ diye verdiği bir tek sigara çocuklarımızın ömür boyu hayatını karartmaktadır.

     Çocuklarımıza sözle değil gerçekte rol model olarak bu kötü alışkanlığın pençesinden kurtarabiliriz. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki ailede bağımlılık yapıcı madde kullanımı varsa çocuk da bağımlılık yapıcı maddelere daha eğilimli oluyor. Sigara içerken bu kötü bir şey, çok zararlı desek de çocuk için çok inandırıcı gelmiyor. Aynı zamanda okul bahçesinde ya da halka açık alanlarda sigara içen bir öğretmen modeli çocuklarımızı büyük ölçüde kötü etkiliyor.

    Çocuklarımızla ve gençlerimizle olan iletişimsizliğimiz, aşağılayıcı cümlelerle davranışlarımızla onurlarını zedelememiz de onların kabuğuna çekilmesine, kötü arkadaşlar edinerek kendini madde kullanımı yoluyla ispat etmeye çalışmasına neden oluyor.

     Her çocuk içinde var olduğu ailenin ve çevrenin bir yansımasıdır. Eğer onları ilerde birer bağımlı birey olarak görmek istemiyorsak önce kendimiz adım atmalıyız.Hiç olmazsa onların görebilceği şekilde madde kullanmamalı,madde kullanımını olağan bir davranış gibi görmelerine zemin hazırlamamalıyız

      Madde kullanımının engellenmesi konusunda en büyük sorumlulardan biri de öğretmenler, okullardır. Çocuklara, gençlere okulu sevdirmek, dersleri sevdirmek onların işidir.Gençlerimizin ve çocuklarımızın ellerimizin içinden kayıp gitmesini istemiyorsak anne baba öğretmen el ele verip bağımlılık denilen bu karanlık dünyayla daha tanışmadan dikkatlerini spor yapmaya, enstrüman çalmaya,   kitap okumaya, yüzmeye, ailesi ve kendi ile ilgili sorumluluklarına çekersek evlatlarımızın  yitik bir kuşak olmasını engelleriz.

      Vize Devlet Hastanesi Çalışanları olarak çocuklarımıza gençlerimize yetişkin bireylerimize bağımlılıkların olmadığı ,özgür iradeleriyle hayatını devam ettirebildikleri tertemiz bir Dünya diliyoruz.